Görücü Usulü Sorunsalı


Gün geldi, bu konu hakkında da yazmayı kendime bir borç bildim. Haydi gelin, görücü usülü nasıl olurmuş öğrenelim.

En başta söylemek istiyorum ki; bu yazıyı yazabilme adına bir sürü görücü usülüne katılmak durumunda kaldım. Aslında her biri ciddi görüşmelerdi fakat en sonunda olayı o kadar "ti" ye aldım ki, "Ben bunu yazarım anne" dedim. Annem ağzımı burnumu kıracaktı o an. Bunu yazmak, çok yanlıştı ona göre çünkü.

Kaç kez, kaç kişiyle görüştürüldüğümü bilmiyorum. Çünkü genellikle böyle şeyleri asla umursamadım. Ben evlenme taraftarı değildim asla. Hatta "İşte şu x kişisi seni çok beğeniyormuş ya" cümlesi duyduğumda yüzüm kıpkırmızı olur, elim ayağım titrer, ortamı terk eder, önce kendimden soğur, sonra o kişiyle asla aynı ortama girmezdim. Kafamda var olan biri varmışta, başka biri beni beğendiğinde bile O'nu aldatıyormuş hissine kapılırdım.

Sonra olayın hayırlı olan taraflarından bahsetmeye başladı çevremdeki teyzeler. İşte nikahta keramet vardır, bir kez görüşsen bir şey olmaz, bir çay içersiniz, on dakika konuş, görüşsen ne olur ki sanki zaten günde bilmem kaç kişiyle muhattap oluyorsun gibi cümleler duymaya başladım. Evet oluyordum fakat kimse bana "alıcı gözle" bakmıyordu. Evet, görücü usulünün belki de en sinir bozucu olan tarafı "alıcı gözle bakmak" olmalı. Sonuçta karşındaki insanla bir ömür yaşamayı düşünüyorsun. Tamam öyle düşünüyorsun fakat neden ağzına burnuna dik dik bakıyorsun. Hatta çorabının rengine bile. Bir kuzenim sırf beyaz çorap giydiği için kabul etmediği bir adamı anlatmıştı. O zamanlar "Yahu çorabını nerden gördün cafede" dedim. Bacak bacak üstüne atmış, o sırada görünmüş. "Hadi ordan" dedikten hemen sonra ikinci görüşmemde çorap rengine baktığımı farkettim.

Görücü usulü denen olayda, herşeye dikkat ediyorsunuz. Saç tarayış tarzından, ellerini nereye koyduğuna kadar. Komşu teyzenin beni türlü katekullerle getirdiği görüşmeyi hatırlıyorum da.. Ben ne güzel yicez, içcez modundayken, x mekanın kapısında takım elbiseli bir adamla karşılaştık. Adamın elini ayağını nereye koyacağını şaşırmasından anladım ki, ben değişik bir olayın içindeyim. Hani dedim ya, her şeye dikkat edersin diye, ben adamın cep telefonundaki çiziklere dikkat ettim. Görücü usulünde ailenizi geri püskürtebilmek için türlü bahaneleriniz oluyor. İşte bu çocuğun boyu kısa, bu şişman, bu çirkin, bu çok yakışıklı, bu çok kendini beğenmiş, bu çok ezik gibi şeyler. Hatta hiç birisi olmazsa "kanım ısınmadı buna ya" diyorsunuz. Fakat onu demeyin. Çünkü o zaman ikinci görüşmeye zorlanıyorsunuz ki, o ikinci görüşmeye gitmemek için attığım taklaları ben bilirim. En sonunda "bu kızın evlenmeye niyeti yok ya, Allah müstehakını versin" gibi cümlelere de maruz kalıyorsunuz.

İşte o görüşme sonunda, söyleyecek hiç bir şey bulamadım. Hani olumsuz bir özellik yok. Görücü usulünde en önemli şeyler olan din, iş, ev, araba gibi kriterlerin üzerinde bir insansa; bunu geri püskürtmek çok daha zor oluyor. Dedim ya, telefonun çizikleri dikkatimi çekti diye. "Bu adam galiba sinir hastası, sinirlendikçe telefonunu sağa sola fırlatıyor, kenarlarında çizikler oluşmuş, ben bunla evlenmem yaa" ağlaklığına girdim. Annem yüzüme anlamsızca baktıktan hemen sonra "Yok kızım yookkk, sen evlenemezsin" diye iç çekici bir ses geçirdi. Bir daha da görücü usulü kimseyle görüşme ayarlamadı, ortaklık yapmadı.

Fakat komşu teyzeler, aile büyükleri ve de en önemlisi arkadaşlar durur mu? Durmazlar tabi. "Bak bu çocuk tam senlik" diye başlayan her cümlenin sonunda "Yok arkadaş, ben daha çok kariyer meraklısıyım" cümlesini yapıştırıp, üçüncü üniversitenin yolunu tuttum. Çünkü okumak bir doğru orantının sağa yöndeşiyse, evlenmek de o derece zıttı. Okuyan kadına görücü gelmez çünkü.

Bu yazı görücü usülüne giriş niteliği taşımaktadır. Anlatacak hikayeleri part part, gözlerinizin önüne sereceğim.

Ha bu arada, son olarak; ben evlendim geçenlerde. Eğer merak ediyorsanız ekleyim; görücü usulü ile değil. Son yılların gözde olan internet tanışması ile de değil.

Hadi kendinize iyi davranın. Sağlıcakla kalın.

Yorumlar

  1. Tebrikler Büşra:)
    Ömür boyu mutluluklar...

    YanıtlaSil
  2. merhaba cnm benimde çk karşılaştığım bir durum ... sıkıcı bence hele de hayatımızda biri varsa ve bunu söyleyemiyorsak daha kötü bu arada mutluluklar diliyorum umarım bende 6 yıldır birlikte olduğum sevdiğim insanla evleniirim:)

    YanıtlaSil
  3. Hayatımda sadece bir kerelik görücülük müssesesine başvurdum, onda da ağzımın payını çok güzel aldım. Ona kızıp askere gittim, işe girdim, şeklime şemalime önem verir oldum :) "Alıcı göz"le değerlendirebilmeli insan kendini hiç olmazsa bir kere, ona iyi yarıyor :))

    Yalnız, "ha bu arada evlendim ben,ööle işte" diye geçiştirenini de ilk defa gördüm, anladık enstitü ıvır zıvır olabilir ama bu öyle ıvıra zıvıra atılacak bir konu mu yani :))) Çok sevindim, sonsuz mutluluklar (^_^)

    YanıtlaSil
  4. @Zeugma, teşekkür ederim :)

    @beaty beybi, hazırlıklarını okuyorum heyecanla. Allah mutluluğunuzu daim etsin, nice 6 yıllar görün birlikte inşallah :)

    @Syrano; görücü usulü denen illet gerçekten çok zor fakat o kadar ciddiye almamalıydın bence. Yani bi görüşmeyle hayatını terk edecek kadar :) Umursama, ciddiye binerse umursarsın. Sonuçta kimse kimseyi ilk görüşte beğenmek zorunda değil.

    Evliliği abartmayan bir yapıya sahibim napalm :))

    YanıtlaSil
  5. Ya bu ne kadar cool bir evlenme duyurusudur :) Yazını çok beğendim ama ben buraya takıldım ve yıllaar yıllar sonra aynını yapabilirim cidden. Bi postun sonuna "Yaa geçenlerde de evlendim işte" şeklinde bir not :):)

    YanıtlaSil
  6. @Pastel Renkli Hayaller, umarım o günleri görürüz :)) Her dakikasını paylaşan sosyal insanlardan olamadım ben naparsın :)

    @rmmbr teşekür ederim datlım, Allah razı olsun :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bi sesin çıksın..