Ivır Zıvır Part 40

Geçenlerde Nestle Coffe Mate Bol köpüklü ürünü elime ulaştı deneyip hakkındaki fikirleri yazmam için. Yanına da bir poşet nescafe koymuşlar. İkisini de arkasında yazılan ölçü niteliğinde denedim.Gerçekten berbat bir tadı vardı. İçtikten sonra midem de rahatsızlandı. Raporumda aynen bunları dile getirdim. Henüz piyasaya sürülmemiş olan ürünün üreticilerine bir mesajınız var mı sorusuna; ürünü kesinlikle piyasaya sürmemeleri gerektiğini, yeterince geliştiremediklerini, eskisi ile aynı olduğunu ekledim. Doğrucu Davut olmak her zaman iyidir aslında. Fakat bir daha bana ürün göndereceklerini sanmıyorum. Ürün göndersinler diye de sevmediğim, beğenmediğim ürünü yüceltemem, kimse kusura bakmasın.

Bu haftaki projelerimi düşündükçe başıma ağrılar giriyor. Hayır, kesinlikle gözüme bir şey kaçmadı. Bu gördükleriniz baş ağrısı göz yaşları.

Kara kış çekip gitse de denize girsek. Çünkü ben denizin üzerinde uyumayı çok özledim. İnsanın uyku düşkünü olması böyle bir şey olsa gerek.

Siz bu yazıyı okurken, yazıyı uzayan tırnaklarımla yazamadığımı fark ettim. Gidip kesmem gerek. Ben klavyede yazı yazarken bile rahatsız oluyorken, insanlar onca uzun tırnağıyla nasıl yemek yapabiliyorlar hayret ediyorum. Hayret etmenin yanı sıra iğreniyorum da. İğrendiğimi dile getirdiğimde "ben taharet almıyorum yea" yanıtını almıştım. Daha da iğrenmiştim. Sonuçta pislikler de çeşit çeşit.

Görünür pisliklerin yanı sıra, görünmeyen pislikler de mevcut. Kadına şiddete karşı olduğumuz şu günlerde öyle bir kadın duydum ki, kadın halimle ağzını burnunu kırasım geldi. Aslında az bile. Bilmiyorum. Türlü şeyler geçirdim aklımdan. İzlediğim korku filmleri sağ olsun. Bir kadın düşünün. Evlenmiş. Mutlu ki, bir de çocukla taçlandırmış mevzuyu. Sonra eski sevgilisine dönme kararı almış. Fakat bunu asla kocasına söylememiş. Gizlice buluşmuş, görüşmüş hep eski sevgilisiyle. Hatta muhtemelen kocasına en çok koyacak olan şeyi yapmış, gece yatağından çıkıp, sevgilisi ile buluşup sabah karşı evine dönmüş de hiç bir şey olmamış gibi devam etmiş. Bu konuda başka da bir şey söylemek istemiyorum. Sadece insanoğlu gerçekten bu kadar iğrenç, bu kadar pis ve bu kadar aşağının aşağısı olabilir mi diye düşünüyorum. Sen annesin sonuçta.

Aldatmanın çeşitleri var mıdır bilmem ama gerçekten azcık şerefi olan insanların aldatmanın yanı sıra karşısındaki insanı insan yerine koyup "Ben artık sana karşı bir şey hissedemiyorum, özür dilerim, buraya kadarmış" tarzında cümleler edebilmesi gerekir. Hayatında biri varken, başka birilerine bakma şerefsizliği hakkında hiç konuşmuyorum bile. İki çocuğu olup, çalıştığı iş yerinden bir adama kaçan komşu kadın kadar itici durumlar bunlar. Ya da evde karısı otururken, sağda solda başka kadınlarla gezen adamlar gibi. Biz nasıl bu hale geldik ey müslüman? Ahiret gününü, hesap gününü hiç mi düşünmezsin?

Son zamanlarda duaların sırlarına aklım ermezken, sonuçlarına nail oluyorum. Allah ile en güzel iletişim şekli dua. İnanılmaz muhteşem yanıt veriyor ve bazen kabullenemesek bile, aslında en iyisini veriyor bize. Zaman geçtikçe anlıyorum. Zamanında büyük tepkiler verdiğim şeylerin aslında benim için ne kadar da hayırlı olduğunu. O yüzden ben Allah'ın vekil sıfatını kullanarak dualarımı ediyorum. Artık aklımın eremediği ve doğru ile yanlışı ayırt edemediğim zamanlarda en güzel vekili tayin ediyorum: Allah. O, benim için en doğrusunu seçiyor.  Deneyin. Çünkü Allah o kadar büyük ki, hepimize yeter. Sadece O yeter.

Yorumlar

  1. Öncelikle coffee mate'e olan tavrınızdan dolayı tebrik ederim :D

    Aldatan kişiler konusunda da bir şey diyecek olursam '' her şey bitti, aldatayım'' demiyor insanlar. Hatta en büyük sorunları aldattıkları kişiyi hala seviyor olmaları.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim Berkay. İnsan sevdiği kişiyi aldatamaz bence. Aldatıyorsa psikologa gitsin :) insan içinde sağlıklıyım diye dolaşmasın

    YanıtlaSil
  3. Blog keşif etkinliğinden geliyorum :) Bloğunuzu izliyorum bana da beklerim :)
    http://kirmiziruganayakkabilarim.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bi sesin çıksın..