Pek Yakında!


Ne zamandır film hakkında yazmadığımın bilincine varıp, çıkar çıkmaz sinemaya koştuğum "Pek Yakında" filmini yerden yere vurayım dedim. Vuracağım, Cem abi'm hiç kusura bakmasın. Çünkü beklentimin altını üstüne getirdi. Beni ağlamaklı etti sinema koltuklarının kapanıp açılır sandalyelerinde. Olacak iş miydi bu ha, Cem abi sana soruyorum.

Film hakkında söyleyeceklerime başlamadan önce eklemem gerekiyor ki; filmi izledikten sonra ki beklediğim oldu: "beklenen etkiyi bırakmadı film". Çünkü neden? Çünkü hepimiz Cem Yılmaz'ın bizi güldürmesine alışığız. Fakat o ünlü caps'lerin de söylediği gibi: "Bu kez güldürmedi."

İşin ilginç kısmına gelecek olursak eğer, filmin türünün komedi olması. Hani yanına duygusal, romantik ne bileyim dram falan olsaymış daha bir sağlam dururmuş. Hatta bir Cmylmz markası olan duysal-i romantik-i komedik falan da olabilirmiş. Fakat olmamış. Komedi denilip geçilmiş. İkonik göstergeler ile gayet iyi anlatılmış bazı şeyler fakat gel gör ki, tatmin edici değildi.

Ben filmin senaryosuna atıp tutacak kadar iyi bir senarist olsaydım, şu an burada değil; Hollywood'da kahvemi yudumlarken yeni film yapımcımla muhabbette olurdum. Fakat işte değilim. Yani Cmylmz'ı eleştirmek için öyle bir yerde olmam gerektiğine inanıyorum en azından. Gel gör ki, içimdeki şeytan da susmuyor hani. Senaryo da sıkıntı yoktu fakat sen psikolojiden az çok anlarsın dedi. Cem Yılmaz neden filmlerinde hep aile babası olamayan, arkadaş tarafından sevilme oranı arttıkça ailesi tarafından dışlanan ve itelenmiş bir insan profili çiziyor? Hayır bakıyoruz magazinlere falan, gayet iyi baba ve eş profili çiziyor kendisi. Nedir bu ıssız adam göndermeleri? Ben eşi olsaydım Cem Yılmaz'ın bildiğin tribe falan girerdim. "Ayy böyle bi hayat mı istiyosun, defol git o zaman" falan deyip, kezo tribimin diplerine kadar iner, "iyy zaten evlendiğim kadın bu mu inanamıyorum" tepkisini alır, çocuğun velayeti konusunda tartışmalara girerdim. Allah'ım kendimden utandım şu an. Neden? İşte bunlar hep filmde beni rahatsız eden şeylerden.

Mutlu aile ilişkileri ile kurgulanmış, komik filmler yapılmayacak mı acaba? Hani temiz mizahın olduğu, Hababam Sınıfında olduğu gibi; küfürün bile ağza çok yakıştığı filmleri göremeyeceğiz mi bir daha? Bir daha ve bir daha izleyebileceğimiz filmlerimiz ne zaman olacak acaba? 

Tüm ağlaklığımdan sonra son bir açıklama: bu bir eleştiri yazısı değil farkındaysanız. Söylemek istediğim tek cümle var bu film hakkında: Cem Yılmaz'ı afişte görüpte gülmeye, eğlenmeye gideceğiz diye gitmeyin filme. Ailece gidin, mutlu olun, sonra çıkınca da birbirinize sımsıkı sarılın. Asla da bırakmayın lütfen.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bi sesin çıksın..