CMYLMZ mı?


Bilip bileceğiniz en iyi stand-up'çıdan bahsediyoruz. En azından Türkiye'nin gördüğü. Bugün kendisinin sinemasını izlemeye gittik. Yeni bir akım başlamış oldu böylelikle. Anam sinema filmi desem değil, stand-up desem hiç değil. Ne izlediğimi bilmiyorum fakat işte adamın biri geldi beyaz perdede; bir koltuğa otura-kalka bi'şeyler anlattı ve gitti.

Hayır efenim, o kadar da kolay değil bu işler. Öncelikle uzunca bi'süre bağladı bize oraya. Bi'sürü şeye güldüm fakat şu an neye güldüğümü hatırlamıyorum. Komedyenliğin en güzel yanı bu olsa gerek. Sana bi'sürü insan gülüyor fakat salondan çıkınca neye güldüğünü anımsamıyor. Olay bu kadar anlık anlayacağınız. O kadar kısa. Hayatı resmediyor sanki..

Hele bir yere gülerken karnıma ağrı saplandı diyebilirim sayın izleyici. Sonra çıkınca düşündüm, düşündüm ve bulamadım. Bulsam anlatıcam sana ama yok yani. Cem Yılmaz'da korku da söz konusu. "Benden iyisi çıkar mı?" dan çok "Başka stand-upçılardan tüneyecek mi?" korkusu. Zira Atalay'ı da biz severek izliyoruz. Galiba komedyenlerin de sahnede ömrü belli bir yere kadar. Fakat Cem Yılmaz artık bir marka, kabul edelim.

Simsiyah tshirtü ile karşıladı bizi yine. O kadar ince ki o giydiği, rahatsızlık verici. Ben takıntılı bir insan da değilim fakat sağ kolunun alt tarafının söküklüğü sinirimi bozdu. Hatta bi ara anlatırken "Umarım kolunu kaldırmaz da tekrar görmem" moduna girdiğimi itiraf etmeliyim. Sanki uzaya açılan deliği görecem? Ne korkusuysa bu?

Genel anlamda kadınları el üstünde tutan bir çizgi çizmiş. Erkeklere ise acıdım filmden çıkınca. Yazık ya. Gerçi hep acırım fakat hani daha bi üzüldüm. Bu kadar mahrem olayların sahnede izlenmesi yer yer utandırıcı. Utanç verici diyeceğim de doğru kelime mi bilemedim. E zaten bel üstü 3 saat sahnede eğlendirerek zaman geçirten komedyen gösterin; ben de size okula gitmek için can atan öğrenci.

Kendimi biraz zorlayınca yarama parmak basılan mevzuyu anımsadım. "Yanlış mesaj" Cem Yılmaz gösterisinde diyor ki: "Siz hiç yanlış posta gönderildiğini hatırlıyor musunuz? Ay pardon kusura bakma yanlışlıkla sana 5 sayfa yazı yazdım, zarflayıp üzerine pul yapıştırıp gönderdim, diyen oldu mu? Olmaz tabi, fakat günümüzde?" Benim kadar yanlış yerlere mail atan, mesaj atan insan olarak çok doğru bir tespitti. Kusura bakmayın, bunu da kuzenim yazdı zaten. 

Gülmek, eğlenmek, az zaman geçirmek için gidecekseniz; tavsiyemdir. Ama yok, mahremler önemli derseniz gitmeyiniz. Hatta mümkünse hemcinsinizle gidiniz. Erkeklerin özel hayatı bizi bu kadar da ilgilendirmemeli diye düşünmekteyim. Yanlış düşünüyorsam da geri kafalılığıma verin efendim. Kendinize iyi bakın, hoşçakalın.

Yorumlar

  1. Benim görüşüm gösteri bir sanattır. Her gösteri bir sanat olamaz. Eğer gösteri etik temele bağlı değilse estetik yanı hiç yoktur. O halde güzel sanatlar estetik harikası olmalıdır. Belden aşağı mizah başka imgeleri hafızamıaz sokar ve kirletir. Marifet adalete, hakkkaniyete ve ahlaka mugayir hiç bir sanatın icrası yapılmamalıdır. Bu bir geri kaalılık değildir. Toplum zaten bozulmuş. Er edep kalmamış. Marifed edeb ve edebiyata uygun projeler yapacak ve uygulayacak babayiğitlerin olmamasıdır.

    YanıtlaSil
  2. anladığım kadarıyla ben bu gösteriye bayılıcam. mahrem espriler de beni eğlendirir çünkü. :)

    YanıtlaSil
  3. vallahi bende bi yorum yapan birisi bulsam da düşüncelerini alıp filme gitsem diye düşünüyordum.ağzına sağlık :)

    YanıtlaSil
  4. Haftasonu planımız dahilinde kendisi, canlı olarak da defalarca izledim ve cem yılmazdan iyisi yok bence, aksini söyleyen yalan söyler, beğenmedim diyen de ya çekemiyordur ya da bu milleti tanımıyordur, sokakta 5 yaşındaki sıpa a...s... diye küfrederken, cem yılmaz esprilerine kimse laf etmesin, gitsin çocuğuna terbiye versin, sevgiler:)

    YanıtlaSil
  5. Cem Yılmaz'ın olayı bu zaten.

    Gülersin, çıkışta neye güldüğünü anımsamazsın. Kendisi de böyle olduğunu dile getirmişti bir gösterisinde.

    Henüz izleme fırsatı bulamadım. Haftasonu final yokluğunu sinemayla değerlendirmek güzel olaacak :)

    YanıtlaSil
  6. Sanirim bir ben onun espiri anlayisina kitim

    YanıtlaSil
  7. bel altına fazla vurmuş olsa da gene de bence espriler cuk oturmuştu.o kadar yerli yerindeydi ki anlatımı mahremiyet konusuna takamadım o sıra =)=)

    YanıtlaSil
  8. İkinci yarıda biraz sıkılanlardandım ama kabul ediyorum ki aralıksız güldüğüm oldu.Şahaneydi :))
    Birde Bahattin ismindeki arkadaşımla izlemeye gidince son 5 dakika ağlayarak gülme moduna geçtim. :D

    YanıtlaSil
  9. Eee CEM YILMAZ denince akan sular durur. Bir ülkede bir kişide sevmese adamı..

    YanıtlaSil
  10. @cici bebe, seninde mi? :)

    Prof:çok doğru söz etmişsin. Üzerine ne denir ki? İnsanımız da bunlardan anlıyor ama yapcak bi'şe yok :/

    @Mia, kesinlikle bayılacaksındır. Tavsiye ederim :)

    @Zehra, okuyup düşüncemi değerli gördüğün için ben teşekkür ederim :)

    @bahar: filmde küfür yok enteresan bi'şekilde. Sanırım 2 yerdeydi ve de onlar öyle sinir bozucu değildi. Daha çok müstehcen olaylar söz konusu

    @pera; kesinlikle öyleymiş. Bizimde moralimiz bozuktu arkadaşla, gidip gülelim dedik zaten :) Güldükte.

    @Lo-la est yahu. Bi dene derim yine de :)

    @çokomel,2. yarı ben de biraz sıkılmıştım sanki. Espriler cuk diye oturmuştu fakat 2. yarı baya bi abartmıştı olayı :)

    @tersimpiçtir, işte o hataya düşmedim ben. Twitter da takipçilere sordum, kız arkadaşınla git dediler. Allah razı olsunlar. Ben de bi Bahattin ile gitseydim yerin dibindeydim şu an :)


    @Emir Begit, sevgin sonsuz olsun :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bi sesin çıksın..