Bir şişe su için(di)


Akşam kahvemizi Cevahir-Kahve Dünyası'nda içtik Ö. kardeşimle. Yanımızda can dostum güzel insan kremalı kahve de vardı. Scholotzsky's nin beyaz mocha'sının yanında pamuk şeker gibi kalan mocha'da içtik. İnanın Sch'de inanılmaz ağır bir kahve. Ağır kahve sevenler için ideal. Kahve Dünyası'ndakini hiç beğenmedim ilk başta. Fakat sonra sonra iyi geldi. Bir de bardağı çok küçük. Karşılaştırma yapmamalı ama insan. Bu yanlış. 

Neyse, çıktık Cevahir'den. O sırada kremalı kahve sevgilisi ile buluşmaya gitti. Biz de Ö. kardeşimle derse gidiyorduk. Tam Cevahir'in önündeki metro çıkışında bir gencin bi'şey düşürdüğünü gördü  Ö. kardeşim. Karanlık olduğundan yaklaşıp baktım, su şişesiydi. O sırada genç hızlı adımlarla yanımızdan geçti. Düşürdüğünün farkında değildi. Ö. kardeşim yine her zaman ki "Amaan, salla!" modundaydı. Bense yine her zaman ki gibi o duyarlı havamdaydım. "Yazık lan, getirelim" deyip, yerden aldım şişeyi. Tabi bu olaylar süresince zaman aktı gitti. Baktım adam epey ilerde. Koşarsak yetişiriz dedim ve hızlı adımlarla, yer yer koşarak yetişmeye çalıştık.

Arkadan Ö. kardeş bağırıyo gence "Bakar mısınız? Pardon? Heeey?" adam da tık yok. "Kulaklık var heralde" dediğim sırada baktım ki, evet vardı. Adamı omuzundan sarstım o sinirle. O kadar peşinden koştuk sonuçta. Bir şişe su için. 50 kuruşluk su için, evet. Adam şaşkınlıkla döndü. Su şişesini uzatarak "Bunu düşürdünüz" dedim. Gülerek elimden aldı şişeyi, "teşekkür ederim" dedi. Neden o kadar sinirliydim bilmiyorum ama eklemeden edemedim: "Sen duyuyo musun ki beni!?" kulaklıklarına takmıştım bir kere. Laf sokmasam olmayacaktı. Yine gülerek "Evet duyuyorum" dedi. Sonra "Hayır yani, o kadar koştuk peşinden, bağırdık falan duymadın!?" diye azarladım. Sanki hani duymak zorundaymış gibi. Hatta utanmasam tokatlıcam yani o derece. "Peki, sizin için yapabileceğim bi'şey var mı?" dedi yine gülerek. Sonra benim sinirim geçti "Yok, yok" dedim gülerek. Sonra arkamızı döndük, yürümeye başladık. 

Ö. kardeş, "Sevgilim olabilirsin diyebilirdim" dedi. Adam çok yakışıklıymış. Ö. kardeşimi bilmem ama bence çok öküzdün sayın su şişesini düşüren adam. O kulaklıkları takıyorsan, az sesini kıs. Duy etrafı tamam mı?! He bi de öyle iki güzel kız peşimden koştu havasına girme! Zira ben olayın sevabındaydım. Malumunuz su getirmenin sevabı büyüktür. Öyle işte.

Yorumlar

  1. çocuğu dövmediğin kalmış neredeyse :D gülerek okudum valla :D Zaten güzel kızlar hiç koşmasın değil mi?? yürüsün onlar, güzeller yaa bi yerleri eksilir değil mi??

    YanıtlaSil
  2. Aynen.! benim mesela bi çok şeyim eksildi. Efor kaybettim, sonra kilo kaybettim. Ne bilim nefes nefese kaldım falan. Ayıp ama ayıp!

    YanıtlaSil
  3. Selam

    Gereksiz bir atraxiyon sergilemişsiniz sayın Hoca'M, elli kuruşluk su şişesi için değmemiş, İstanbul gibi bir metropolde Cevahir gibi işletmelerin olduğu bir muhitte elli kuruşluk su şişesi için ne idüğü belli olmayan metropol insanının peşinden koşmak...

    Metropolde herkesin içinde sokakta, caddede adam bıçaklıyorlar, etraftakilerin kılı kıpırdamıyor, "karışırsam başıma birşey gelir" diye, sizinkisi büyük cesaret sayın Hoca'M. Hırlısı var, hırsızı var...Yani...(: Sayın Hoca'M...:p

    YanıtlaSil
  4. heheh çok tatlısın ki :D
    -
    hemera

    YanıtlaSil
  5. olmamış ama.
    bakışlar değdiğinde yıldırım aşkı olmalıydı :))

    YanıtlaSil
  6. alemsin valla.bayılıyorum senin şu anlatım şekline.

    YanıtlaSil
  7. @disturbed, nerde o eski insanlarrR?? Bizi böyle yozlaştırdılar işte. İnsanlara yardım etmekten korkuyoruz, aciziz. Gözlerimizi kapatıp, görmezlikten geliyoruz. Ne kaybettim ki gidip o suyu vermekle? Hiç bişi. Bak yazmama vesile bile oldu :)

    @hemera, insan kendisni nası görüyorsa karşındakini de öyle görürmüş. Diyeceğim o ki o senin tatlılığın ^^ :)

    @Adsız, yıldırım aşkına, ilk görüşte aşka, hatta bütünüyle aşka inanmam.

    @beyza, teşekkür ederim :) Çok utangacım şu an

    YanıtlaSil
  8. Paylaşım çok güzel,teşekkürlerrrr...

    YanıtlaSil
  9. ben de yanında olsam arkadaşınla aynı tepkiyi verirdim heralde:))

    YanıtlaSil
  10. Bizi kim veya kimler yozlaştırmış olabilir ki?
    Yani şimdi İstanbul-Şişli-Cevahir muhitinde tıpkı Anadolu'nun ücra bir köşesinde, çağdaşlaşmış olgusundan uzakta, taşralaşmış bir yerleşkesinde hayatını idame ettirmeye çalışan, az okumuş ama hayatın sillesini yemiş, geçim derdinden başka meşgalesi olmayan, küçük dünyasında mutlu, önünü göremeyen, inançlı, saf köylüler gibi insanlar mı umuyorsunuz?

    Okumuşluk, çok bilmişlik ve vefa duygusu(üçü bir arada)...Belki nescafe üçü bir arada diye bir karışım yapmış olabilir ama metropol hayatı birbirlerine göre ecnebi sıfatını hakeden insancıklara bu şansı vermez, özellikle vefa duygusu yok artık, sadece Vefa Semti var metropolde.

    Aslında yozlaşma dediğimiz şey okumuşluk katsayısının toplumdaki insancık oranına göre artması sonucu bilinçlenmiş egoist insan sayısının artmasıdır. Yozlaşma veya okumuşluk oranı toplumlarda düştükçe yardımseverlik oranı ve vefa duygusu, olabildiğince enginleşebilme, engin olma hali yükselecektir...(teori)

    YanıtlaSil
  11. @annemineli önemli değil efenim :)

    @irma, çocuğu görsen bence de verirdin :)

    @disturbed, kentler pislik kokuyo senin teoriye göre

    YanıtlaSil
  12. Pislik nitelemesi isabetli değil sanki, kentlerdeki bu duruma yabancılaşma denilebilir. Metropol insanlarının yaşamsal gereklilikleri en çok ekonomik faaliyetlerine odaklı hale geldiği için yaşamsal birçok insansı duyguları körelmeye başlamıştır. Yapılan karşılıksız iyilikler artık pekte önemsenmiyor ve karşılığı olması gerektiği düşünülebiliyor....Ama pislik kelimesi çok acımasızca sanki, sanırım sizde metropol insanısınız...(:

    YanıtlaSil
  13. metropol de doğduk büyüdük ama bak insani duygularım körelmedi. Hala duyarlıyım ve duyarlılığımın eleştirilmesi gerçekten saçma geldi sayın dist.

    YanıtlaSil
  14. İlk yorumum size yönelikti ama sizden gelen cevap genelleyici, toplumsal bir içeriğe sahipti (yozlaşma). Bende oradan yani toplumsal, genelleyici kısımdan yola devam ettim. Baktım senin yorumunda o paralelde, adımlarımı sıklaştırdım üçüncü yorumumda...

    Sonra birde baktım ki bana yönelik cevabi yorumunuzda tekrar konuyu kendinize indirgemişsiniz.

    Adımlarımı yavaşlattım, duraksadım, biraz şaşırdım geriye dönüş yorumunuza, sonra durakladım ve artık sükut etsem iyi olacak dedim çünkü son yorumunuzla tekrar başa sardığımızı farkettim.

    O halde "carpe diem"....o.O

    YanıtlaSil
  15. Çok agresifim bu günlerde, yazılarıma yansıyor sanırım :( Kusura bakma sayın dist.

    YanıtlaSil
  16. Zaten yaratıcı karakterler (ressam, şair, yazar, heykeltraş, fotoğrafçı vb) sanatçı insanlar biraz agresif olmak zorundadırlar, öylesine tekdüze bir yaşam bu tür üreten/üretici kişilerin yapabileceği/yaşayabileceği yaşam stili değildir...(:

    Ben ortada kusur felan görmüyorum, görmek gibi bir amaç peşinde de değilim ve yazılarınız içten, samimi ve hoşuma gittiği için izlemeye, okumaya değer buluyorum.

    Ayrıca duyarlı birisi olmanızı kabul ediyorum, anlıyorum ve şahsen benim yapamayacağım kadar erdemli hareketler sergilediğinizi görebiliyorum.

    Sayın Hoca'M...:p

    YanıtlaSil
  17. disturbed, dalge geçme hocanlan atarım dersten bak! yok yok tahtanın önünde tek ayak üstünde bekletirim hiç affetmem! :D

    YanıtlaSil
  18. Tamam Hoca'm..:)

    Ha bu arada Emir ile Feriha kendi aralarında evlendiler.
    Fatmagül'le Kerim fena yakınlaştılar.
    Cemşitle Asiye'de kağıt üzerinde evlendiler ama İlyas, Asiye'yi hala unutamıyor.

    Tamer Rumeli Aylin'e sardı, doktor hanımda Soner'e evde bakım hizmeti başlattı.

    Yalan Dünya pek sarmadı beni Beyaz'ın oyunculuğu dışında...:D

    Trabzon PSV'ye yenildi, Galatasaray dörtnala koşuyor.

    Hayat yaşanmaya değer, tray laylay lom...

    Sayın Hoca'M. (=

    YanıtlaSil
  19. hahahahha :D dizi haberlerini senden böyle özet şekilde almak iyi oldu sayın dist :D hayat harbiden yaşamaya değer. Ben şahsen çok zevk alıyorum

    YanıtlaSil
  20. ayy çok tatlı ya.bence bilerek koşturmuş ve duymazdan gelmiş:)))

    YanıtlaSil
  21. Can you tell us more about this? I'd like to find out more details.
    My website Teen girl using a dildo

    YanıtlaSil
  22. Oh my goodness! Awesome article dude! Thank you so much, However I am going
    through issues with your RSS. I don't know why I cannot subscribe to it. Is there anybody getting similar RSS problems? Anyone who knows the solution can you kindly respond? Thanks!!

    Review my webpage http://best-porn.org

    YanıtlaSil
  23. Useful info. Lucky me I discovered your web
    site unintentionally, and I'm stunned why this coincidence did not happened earlier! I bookmarked it.

    Also visit my web blog - girlmovies.net

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bi sesin çıksın..